Hiç görüşmesek de bize yol gösteren, hiç beraber olmasak da üstümüzde emeği bulunan insanlar vardır. Merhum Hasan Nail Canat onlardan biri...

İlkokul ikinci sınıfa geçtiğim yaz okuduğum ilk kitap merhum Canat'ın "Bir Küçük Osmancık Vardı" romanıydı. Sonrasında Afganistan'ı, ümmet coğrafyasını, Müslümanlık şuuru ve dayanışma hissini onun, Cahit Zarifoğlu'nun, Erdem Beyazıt'ın, Rasim Özdenören'in ve Sezai Karakoç'un eserlerinden öğrendik.

Hasan Nail Canat, Müslümanın modern dünya içinde Müslüman olarak var olabilme yollarını araştıran ve gençlere bu imkânları sunan birisiydi. Dindarların kültür ve sanat ile ilişkisini tiyatro ve sinema gibi araçlar üzerinden çeşitlendirirken aynı zamanda bu ilişkinin sahih bir zemine yerleşmesi için de çaba harcadı.

Bu yönüyle hem kültür sanat adamı, hem de dava adamı sıfatlarını zatında taşıyan ender insanlardandı. En büyük sanatkâr olan Cenab-ı Mevla, merhumu sunmaya çalıştığı güzelliklerin aslı ile müşerref eylesin. Nura gark olsun inşallah.