Canat, İslâmî duyarlılıkta tiyatro yapıyordu
Yeni Asya Gazetesi / 24.10.2012
Şair, yazar ve tiyatrocu Hasan Nail Canat, vefatının 8. yılında düzenlenen programla yâd edildi. Yönetmen Mesut Uçakan; "Canat, İslâmî duyarlılıkta tiyatro yapardı" dedi.
2004 yılında vefat eden merhum şair, yazar ve tiyatrocu Hasan Nail Canat, vefatının 8. yıldönümü dolayısıyla Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde düzenlenen bir programla yâd edildi. Sunuculuğunu Reha Yeprem'in, oturum başkanlığını da Harun Yöndem'in yaptığı anma programı Hasan Nail Canat'ın hayatını anlatan bir sinevizyon gösterisi ile başladı. Hasan Nail Canat ile çok zor zamanlarda beraber tiyatro yaptıklarını belirten Üstün İnanç; "Kendisini 1960'lı yıllarda bizim sahnelediğimiz Sultan Abdülhamid piyesinin turnesi sırasında Kayseri'de tanıdım ve Kayseri'de turne ekibimize katılmasını sağladım. İlk tanıştığımızda oyunculuğuna dair küçük bir deneme yaptım. Olağanüstü yetenekleri olduğunu gördüm. Bunlardan en önemlisi taklit yeteneğiydi. Sonra turneye çıktık."
İSLÂMÎ DUYARLILIKTA OLUŞTURULMUŞ BİR TİYATRO ZEMİNİ YOK
Hasan Nail Canat'ın İslâmî duyarlılıkta tiyatro yaptığının altını çizen yönetmen Mesut Uçakan; "Hasan Abi'yi ilk olarak MTTB Sinema Kulübü'nde sinemaya dair uğraş verirken tanımıştım. Son olarak da vefatından bir hafta önce İstanbul Fatih'te bir bankada karşılaştık. Ayaküstü sohbet etmiştik. O sohbette de günümüz Müslümanlarının verilen onca çilelere karşı sanata olan duyarsızlığını konuşmuştuk. Ondaki yalnızlığı ve garipliği hissetmiştim. Hasan Nail Canat'ın Müslüman camiada Abdullah Kars ile başlayan bir tiyatro geleneği vardı. Biz de sinemada bunu yapmaya çalıştığımızda çok ağır ithamlarla karşılaştık. Biz bunun çok sıkıntısını çektik. Sinema yaparken biz Allah'ın rızasını kazanabiliyor muyuz, yoksa kaş yapalım derken göz mü çıkartıyoruz? Nelere dikkat etmemiz gerektiğini hep düşündük. Sanat'ı Allah'a ulaştırma heyecanı içerisinde iseniz hala bu sorular askıda duruyor. Bizim Müslüman sanatçılarımız bu konuda nasıl davranacaklarını bilemiyorlar. Çünkü ortada İslâmî duyarlılıkta oluşturulmuş bir sinema ve tiyatro zemini yok" diye konuştu.
MUHAFAZAKÂR CAMİA ARTIK YENİ ESERLER ÜRETEMİYOR
Hasan Nail Canat'ın zor zamanlarda eserler ürettiğini, ama bugün İslâmî camiada kültür ve sanat alanında bir üretme problemi yaşandığına vurgu yapan Osman Atalay; "Hasan Abi ile 1989-1992 yılları arasında yakın teşrik-i mesaimiz oldu. Onda edindiğim ve gördüğüm en önemli şey özellikle umudu, sabrı, direnmeyi, alçakgönüllüğü tavsiye eden değil, yaşayan bir insan olmasıydı" diye konuştu. Anma programında en son konuşan Hasan Nail Canat'ın oğlu Mehmet Safa Canat, "Hasan Nail Canat'ın vefalı dostlarına aramızda oldukları için çok teşekkür ederim. Babam Hasan Nail Canat 41 yıl sanatı uğruna ömrünü feda etti. Şöyle bir söz söylerdi bazen; 'Eski dostlar bir makama geldiklerinde yeni dostlar ediniyorlar. Bu sırada eski dostlarını kaybediyorlar'. At izi ile it izinin birbirine karıştığı bir dönemde sanatı İslâmlaştırmak için babam Hasan Nail Canat'ın büyük çaba harcadığına ben de yakından şahidim" diye konuştu.
Kaynak: Yeni Asya Gazetesi |